30 Temmuz 2011 Cumartesi

Cumartestres


Ben zaten hep stresliyim canım, iyice manik depresyona bağladım :) İçimde sinir krizleri derecesinde bir stres herşeye kızıyorum, dışarıya şenşakrak kahkahalar atıyorum, sinirlendiğimde gülüyorum vesaire.

Neyse ki bu akşam da geçen cumartesi olduğu gibi Küçük Beyoğlu'na gidiyorum arkadaşlarla, Pendor'da Hönönö içmeyi planlıyoruz. Ama geçen haftaki gibi yine yer bulamazsak, bu sefer içimdeki canavar dışarı çıkabilir! Kafepide takılmak zorunda kalmıştık çünkü. Neyse ki Küçük Beyoğlu çalışanları yeterince yakışıklı:P

Şimdi yapmam gereken işler var önce sabah yaptığım armutlu erik kompostosunu buzluğa atmam gerekiyor , soğumuştur sanırım.

Ama ondan önce buzdolabımı temizlemeliyim, dondurulmuş sebzelerim biraz koku yapmış sanıyorum herşeyi çöpe atmama sebep oldu:/ Sirkeli ve bulaşık deterjanlı bir karışım hazırlayıp temizlerim muhtemelen, hemen yazının akabinde.

Sonra elimde kalan armutlarla bir armutlu tart yapıp, hazırlanıp çıkmak istiyorum. Belki de tart için zamanım kalmaz. Sadece en son aldığım kalıbı test etmek isterdim :)

Hazırlanmak derken, duş almak, ve biraz kişisel bakım işte, sonra makyaj saç ve kot elbisemi takıp çıkacağım. Yani süse püse gerek yok sonuçta rahat bir yere gidiyorum.

Dün o yaban mersinli şampuanı alırken, bacak bakımı için gördüğüm o jeli almalıydım, sanırım bu yaz günlerinde süper bir serinletici etkisi oluyordur. Cooling Jel yazıyordu çünkü. Düşünüyorum da sanırım o ayak bakımı setinin tümünü alacağım, test ettikten sonra önerip önermeyeceğimi de söylerim. Ama ürünlerinden her zaman memnun kaldığımı söyleyebilirim. Eğer merak edenler olursa markasını kulağınıza fısıldarım bi ara bana mail atın. hafiftatli-gmail-com


21 Ocak 2011 Cuma

Hastayım hasta canım ister light kola!

Yok öyle pasta filan! Hala diyetteyim. Ömürlük:)

Tam 17 gündür 38-39 derecelerde seyreden ateşli bir grip yaşıyorum. Tüm ofis dökülüyor. Patron bile hasta! İnsan patronsa hasta olmamalı bence:) İzci misali, patron uyumaz, patron üşümez, patron grip de olmaz. Neden mi? Uyumadıklarını biliyorum. Gecenin 2sinde 3ünde 5inde sms, mail, fikir üretirler. İmrenirim o ayrı. Üşümezler ona da şahit oldum. Ben masamda kat kat giyinip üzerine de ofis hırkamı geçiriyorum öyle bile üşüyorum. Patron kısmısı hep ince takım elbise, ya da sadece gömlekle, bluzle ortalıkta dolaşırlar. Buna da apayrı imrenirim. Lisedeki halime benzetiyorum. İncecik tşört ve okul eteği ile kışın ortasında karda, yağmurda bi sağa bi sola gezerdik de bir şey olmazdı.

Hep söylerim Brad Pitt evlenme teklif etse kabul edecek halim yok, daha kendi totomu toparlayamıyorum. Çorba yap, çay koy hanım dese, kalk da yap diyecem neticede. 3 günde kapının önüne konurum:) İlla ünlü biri olacaksa, şarkıcı ya da aktör olmuş doktorlar olabilir talibim.

Neyse bu kadar oyalamak yeter ben raporumu vereyim. Yediklerime dikkat edemediğim bu hastalık süreciyle beraber bugün itibariyle 1 ayda tam 5 kilo kaybettim. Daha vermem gereken 10 kilo daha mevcut.

Bu arada hedefimi yazmışmıydım bilmiyorum ama; hedef:MAYIS!
Mayısta öncesi ve sonrası fotoğraflarımı paylaşırım. Ayrıca hayatımdaki diğer değişen şeyleri de paylaşırım. Çünkü şimdiden ruh halim, psikolojim pozitif ilerlemeler kaydediyor. Her zaman bahsettiğim "self konfidıns" kendime olan güvenimi geri kazanma çalışmaları kapsamında da ilerlemeler var:) Zaten amacım da buydu. Doğru yoldayız aziz dostlarım, doğru yoldayım:P

Aman unutmayın, benim gibi, hastalığı bahane edip de baklava yemeyin:) Uymayın!

8 Ocak 2011 Cumartesi

1 kilo daha gitmiş!

Evet farkında olmadan 1 kilo daha kaybettim, ama bunu da gribe bağlıyorum.
Yediklerimin pek fayda etmediğini düşünüyorum. Onun dışında canım eskisi kadar abur cubur istemiyor. Ayrıca prebiyotik yoğurtlar çooook çalışkan çıktı. Günde 1 tane yiyorum kesin.


Bakalım iyi olunca da böyle çabuk kilo kaybedecek miyim?!

7 Ocak 2011 Cuma

Evde Egzersiz Çılgınlığı

Vay arkadaş, ben sporu sevmiyorum diye teknoloji neler üretiyor yahu!.. Son zamanlarda arkadaşlarımın başını şişirdiğim konu, "spor aletlerini eve almak mı yoksa yakışıklı spor hocalarının bulunduğu gymlere gitmek mi?" oldu. Ortak kanı koşu bantları vb. nin evde lüx askı olarak kullanılmasıydı. Ancakdediğim gibi teknoloji buna da çözüm bulmuş. Wii! evet wii nin bisikleti box eldiveni filan derken, yakında bir de yakışıklı android geliştiriceğini düşünüyorum, eve spor hocası getirtmek amaçlı:)

Wii cyberbike, benim gibi bisiklet kullanmayı çok iyi bilmeyenler için ideal. Bilenler için de ideal. Çünkü kışın bu soğunda İstanbul'un dağ taş bayırında neden dışarı çıkıp kullanasınız ki. Hem zaten çalışıyorum ben akşamları ancak tv başında bisiklet kullanabilirim:P Şaka bir yana bunu düşünüyorum. Fiyat araştırması yaptığım söylenemez ama duyumlarıma göre bir wii kadar fiyatı varmış. E dediğim gibi çalışıyorum, biraz da kendime yatırım yapacağım artık. Olmadı box eldivenlerini alırım. Tahminimce daha uygun fiyatlıdır. Tabii ekteki görsel gerçekse:)





Benim asıl hoşuma giden, surf yaparken karşıma çıkan sallanan vespa oldu:) Pek spor amaçlı olacağını sanmıyorum hatta bi amacının olduğunu da sanmıyorum, ama çok güzel dekor olacağından eminim.
Bu arada ben egzersiz yapmıyorum. Ömür boyu yapabileceğimi düşünmediğim için diyet yaparken kendimi zorlamak istemedim. Ama kendimi sağlıklı hissettiğim ve buna vakit ayırabildiğim bir dönem olursa spor yapmak isterim. Ve bu ömrümün geri kalanında devam edecek şekilde olur. Dönemlik spor yapmanın ne kadar zarar verdiğini çok kişide gördüm. 10 kilo verip 50 kilo alanları bile gördüğüm için kimseye önermiyorum. Eğer spor yapılacaksa uzun süreli devam edilebilecek şekilde yapılmalı. Her sabah yürüyüş iyi bir başlangıç olabilir. 
En iyisi ben de işe şu sallanan vespa ile başlayayım:) Çiao

Eskiden Kalori Mi Varmış?

1 haftada verdiğim 3 kilodan aldığım gazla bir diyet güncesi oluşturmaya karar verdim. Bu günlüğün ben dahil birilerine faydalı olup olmayacağından emin değilim ama ben günlük yediğim herşeyi toparlayıp yazmayı planlıyorum. Kalori hesabı gibi. Lakin kalorilerini yazmayacağım. Çünkü aramızda 2-3 kalorinin lafı olmaz. Ömür boyu da kalori hesaplanmaz :) Eskiden kalori mi varmış hem?!
Şu günlerde çok ağır bir grip geçirdiğim için diyete mola verdim. Yediklerimi yine yazmak zorundayım ve hala aynı kilodayım. 3ten fazlası gitmiş değil henüz. Bu ilaçlar sayesinde alabilirim bile sanıyorum. Şimdi listemi paylaşayım:

Bugün sabah çok hasta ve yalnız olduğumdan ve evde hiç birşey olmadığından, dışarıdan sandwich söyledim:



Sabah:
  • Subway 15cm kaşar ve roast beef sandwich (roastbeef dediğim şey de salam dilimi gibi bişi yani abartmayalım:))
  • Yanında da bir kutu meyve suyu karışık
  • Bir de kurabiye
  • ve ilaçlarımı içtim
Öğle:
  • 3 tane kapkek
Yani bence çok saçma bir daha da yapmam böyle bir şey sanıyorum. Ama kendi yaptığım kapkeklerden 3 tane yedim :) canım tuzlu bir şey istemedi pek. Zaten biliyorsunuz hafif tatlı severim:P Yine ilaçlarımı içtim

Akşam:
  • 1 kase çorba
  • 2 dilim ekmek
  • ve yine ilaçlarımı içtim

Bu ilaçlar olmasa bu kadar fazla yemezdim. Mesela ekmek ve kek olmayacak pazartesiden itibaren. Zaten sağlıklıyken çok aramıyorum. Unlu şeyleri de tamamen bırakabilirim. Makarna ve pilav da sevmediğim için çok zorlanmıyorum.
Ama tatlıııı ah şu tatlıların gözü kör olsun. Eski iş yerimde saat 4 dediğinde masamız abur cubur dolardı mahalle bakkaliyesi gibi mubarek. Neyseki şimdi mahrumiyet bölgesinde çalışıyorum. Yan taraftaki büyük markette kapatacakmış. Artık abur cubura hiç bir şekilde ulaşamayacağım.


Bu arada 3 kilo verdiğim hafta 1 donut 2 dilim de baklava yemiştim. Gelen giden birşey getiriyor ofise hayırlı olsun diye olan bana oluyor durduramıyorum kendimi:) Olsun bu bağımlılığımı en aza indirip mayısa kadar en az 10 kilo vermeyi planlıyorum. Daha fazla verirsem öncesi ve sonrası diye fotoğraflarımı paylaşacağım.
Asıl merak edilmesi gereken konu hafta içi ne yediğim. Çünkü benim diyetim herhangi bir diyetisyene göre değil, kendi bünyeme göre planlandı. Evet ben planladım:) Belki bir çoğunuza göre sağlıksız bile kabul edilebilir. Ama kabul etmeliyiz ki çoooook yiyoruz.



Bir diyetisyen bile kıyamıyordur eminim boğazından kısmaya:) Ben doğrusunu yapıyorum demiyorum ama kendimi biliyorum ve azaltmam gerektiği kadar azaltıyorum. Ve artık hiç bahane uydurmuyorum.